Nurettin Yıldız

En'am Suresi'nin 68.ayeti, Rabb'imizin önümüze koyduğu belgedir.

Cep telefonu, internet, bilgisayar ne kadar büyük bir nimet ama elmadan şarap yaptın mı elma nimet olmaz.

Ege sahillerinden Rabblerine masum gitmiş çocukların cesetleri, benim dinimin cesidi diye ağlıyorum!

Mümin; kendisinin ve mü'min kardeşinin onurunu ile Ümmetinin prestijini düşünür! Erimiş Ümmetin seviyeli müslümanı mı olur?

Allah ve ahiret gününe inanıyorsan, ya hayır konuş ya da sus!

Peygamber aleyhisselam Efendimiz; 'Yalan günaha, günah cehhenneme sürükler.' buyuruyor.

Bizim ve çocuklarımız için üç büyük uçurum! Bu uçurumlardan birine düşenin şeytan yanındadır.

Kim bilir sen kaç gündür sabah namazını kılmadın; Ömer'e, Ebu Hanife'ye cevap yetiştiriyorsun..

Uhud'da Hamza'nın ciğerleri söküldü, bugün de Ümmetin büyüklerinin fikirleri tarumar edilmeye çalışılıyor.

'Müminim' dediysem artık aldığım gıda, giydiğim elbise farklı; gözlerim ve kulaklarım filitrelidir.

'Dedikodu yapan cennete girmeyecek.' diyen Peygamberimiz var bizim!

Şeytanın Adem aleyhisselama attığı 'bir ağaç' tweeti - fitnesi, şimdi nasıl binlerce tweet oluyor?

İman depomuz olan kalplerimizin ve beyinlerimizin sosyal medyaya esir olmasına ağlamıyorsak zarardayız.

Kim alimmiş, kim insanların iffetini ve onurunu dedikoduyla çökertmiş; kılın kırk kere yarılacağı yerde belli olacak.

İslam toplumunun ruhu kardeşliktir; kardeşliği bozulanlar da istiğfar edip Rabb'lerine dönmelidirler.

'Allah, burada ölümle pençeleşen kardeşlerime ne yapacaksa onu bana da yapana kadar bekleyeceğim.'

Kardeşliğimizin dikenlerini koparalım; etnik kimliğimiz, ırklarımız, sosyal yapımız aramıza girmesin.

Biz, birarada durmak için gereken yatırımı yapmadığımız kardeşlikten mesuluz.

Rabb'imiz kime 'Kulum!' diyor?

Hiçbir Müslüman'ın kanına bulaşmadığın halde kana bulaşılmasına sessiz kalmak da kandır.

Rabbimiz, öldüğümüzde bizi ırklarımıza göre değil, Âdemin çocukları standardıyla dirilticek.

Müslümanlık; 'Siz Mekke'den eliniz boş geldiniz. Şu gördüğün bahçenin yarısı senin.' diyen adamların Müslümanlığıdır.

Irkçılığı geliştirenler, ticari menfaatlerini dinlerinin önüne geçirenler, cami kapatanlar kadar suçludur Allah katında!

Meselemiz; namazı Allah'ın emri kabul ettiğimiz gibi, kardeşliği de Allah'ın emri kabul edip etmeme meselesidir.

Biribirimizin canı, malı ve onuruna sahip çıktığımız sürece kardeşlik vardır.

Birbirimizi ırkımıza, mezhebimize göre puanladığımızda 'Abdestin bozuldu senin.' deriz.

Kimse bu dünyada Allah'ın kullarını Allah'tan uzaklaştıramaz. Ana merkez Allah, Peygamberi ve Ku'ran'ımızdır.

İslam o kadar büyüktür ki, günahkarları bile çatısı altında rahmetiyle tutan bir dindir!

İslam, bütün mü'minlerin kardeş olduğu dinin adıdır; ırklar etkin olduğu sürece İslam yoktur.

Allah iman edenleri kardeş olarak görmek istiyor; kardeşliğin olmadığı yerde Müslümanlık, abdestsiz namaz gibidir.