Et ve Süt Kurumu, ucuz et satışının yerini değiştirdi, uzun kuyruk 2 bina arasına sıkıştı
- geçen yıl
Et ve Süt Kurumu; Ankara’da ucuz eti Kızılay’da değil Ulus’taki mağazasında satmaya başlayınca, vatandaşlar iki bina arasında uzun kuyruklar oluşturdu. Uzun ucuz et kuyruklarının dışarıdan görünmesi engellendi. 83 yaşında, kuyrukta bekleyen engelli bir vatandaş, göz yaşlarına hâkim olamadı; “Malatyalıyım, yaralıyım. Çocuklarım orada. Evim yıkıldı. Ben burada oturuyorum. Devletimiz bunu bir halletsin bu ne rezillik. Bir de oy istiyorlar, buyurun. Bu hayat mı? 1 kilo et için bu kadar bekleyeceğim. Devletimiz utansın” dedi.
Et ve Süt Kurumu, Ankara’daki ucuz et satışı yapılan mağazayı değiştirdi. Yeni satış yeri, Anafartalar Hali’nin arkası oldu. Böylece; Kızılay mağazasının önünde oluşan kuyruk, Ulus’taki mağaza önünde, iki bina arasına sıkıştı. İki bina arasına sıkışan kuyruğun dışarıdan görünmesi de zorlaştı. Ucuz etin, satış yönteminin de değiştiği görüldü. Daha öncekinin aksine, et almak isteyen vatandaşlar, isimlerini bir listeye yazıyor. Sırası gelen vatandaş, o sıraya göre çağırılıyor. Listenin son sıralarına kalan vatandaş, eli boş dönüyor. Listede, engellilere de öncelik tanınıyor, onların isimleri ayrı bir listede tutuluyor.
Kuyrukta bekleyenlerin çoğu; engelli ve yaşlı. Kuyruğun uzadığı yerde, küçük bir çay ocağı var. Esnafa; “Kuyruk yoğun olunca işleriniz arttı mı” sorusuna; “Millet zaten 5 lira için, ucuz olsun diye buraya geliyor. Alım gücü var mı?” sorusu ile karşılık veriyor. Ucuz et satış yerindeki bir balıkçı ise “Millet gerçekten ızdırap çekiyor. Saat sabahın beşinde kalkıp buraya geliyor. 1 kilo almak için. Saat 9 buçuk olmuş hala kapıyı açmamışlar” diyor.
"Bu hayat mı, devletimiz utansın"
83 yaşındaki görme ve işitme engelli bir vatandaş, uzun et kuyruğuna şu sözlerle isyan etti:
“Engelliyim; gözüm az görüyor, kulağım az duyuyor. Malatyalıyım, yaralıyım. Çocuklarım orada. Evim yıkıldı. Ben burada oturuyorum. Devletimiz bunu bir halletsin bu ne rezillik (et kuyruğunu göstererek.) Bir de oy istiyorlar buyurun. Bu hayat mı? 1 kilo et için bu kadar bekleyeceğim. Devletimiz utansın. Bizden 50 gün sonra oy isteyecekler hangi yüzle gelecekler merak ediyorum. Yazık günahtır. Hep burada 70-80 yaşında insanlar. Bir kilo et için değer mi? bu Kızılay’daymış, burası bugün açıldı. Bunları bildirin."
Et ve Süt Kurumu, Ankara’daki ucuz et satışı yapılan mağazayı değiştirdi. Yeni satış yeri, Anafartalar Hali’nin arkası oldu. Böylece; Kızılay mağazasının önünde oluşan kuyruk, Ulus’taki mağaza önünde, iki bina arasına sıkıştı. İki bina arasına sıkışan kuyruğun dışarıdan görünmesi de zorlaştı. Ucuz etin, satış yönteminin de değiştiği görüldü. Daha öncekinin aksine, et almak isteyen vatandaşlar, isimlerini bir listeye yazıyor. Sırası gelen vatandaş, o sıraya göre çağırılıyor. Listenin son sıralarına kalan vatandaş, eli boş dönüyor. Listede, engellilere de öncelik tanınıyor, onların isimleri ayrı bir listede tutuluyor.
Kuyrukta bekleyenlerin çoğu; engelli ve yaşlı. Kuyruğun uzadığı yerde, küçük bir çay ocağı var. Esnafa; “Kuyruk yoğun olunca işleriniz arttı mı” sorusuna; “Millet zaten 5 lira için, ucuz olsun diye buraya geliyor. Alım gücü var mı?” sorusu ile karşılık veriyor. Ucuz et satış yerindeki bir balıkçı ise “Millet gerçekten ızdırap çekiyor. Saat sabahın beşinde kalkıp buraya geliyor. 1 kilo almak için. Saat 9 buçuk olmuş hala kapıyı açmamışlar” diyor.
"Bu hayat mı, devletimiz utansın"
83 yaşındaki görme ve işitme engelli bir vatandaş, uzun et kuyruğuna şu sözlerle isyan etti:
“Engelliyim; gözüm az görüyor, kulağım az duyuyor. Malatyalıyım, yaralıyım. Çocuklarım orada. Evim yıkıldı. Ben burada oturuyorum. Devletimiz bunu bir halletsin bu ne rezillik (et kuyruğunu göstererek.) Bir de oy istiyorlar buyurun. Bu hayat mı? 1 kilo et için bu kadar bekleyeceğim. Devletimiz utansın. Bizden 50 gün sonra oy isteyecekler hangi yüzle gelecekler merak ediyorum. Yazık günahtır. Hep burada 70-80 yaşında insanlar. Bir kilo et için değer mi? bu Kızılay’daymış, burası bugün açıldı. Bunları bildirin."