Almanya turistik seyahate bir kez daha 'Hayır' dedi, turizmciler yargı yoluna gidecek
- 4 yıl önce
Köln
AB ülkelerine turistik seyahati serbest bırakan Almanya ile Türkiye arasındaki diplomatik pazarlık devam ediyor. Alman ve Türk Dışişleri bakanları dün de 160 ülke ile birlikte Türkiye’ye konan seyahat uyarısının kaldırılması konusunu ele aldı.
Görüşmeden sonra Alman Birinci Kanalı ARD’nin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Heiko Maas, dikkatli konuştu. Karar alırken verilerin güvenilirliği, alınan önlemler ile sağlık sisteminin kapasitesinin önemli olacağını vurgulayan Maas, Koronavirüs tedavisinde kullanılan ilaçlara da dikkat çekti.
Türkiye’de kullanılan ilaçların bir kısmının Almanya’da kullanım izni yok. Maas; “somut” ve “denetlenebilir” standartların, yani vaka sayıları ile ilgili seyir, bir vaka tespit edildiğinde nasıl bir süreç işliyor, testler nasıl yapılıyor, karantina zorunluluğu var mı gibi konuların önemini vurguladı.
Berlin’in Türkiye’nin de içinde olduğu 160 ülkeye koyduğu seyahat yasağını kaldırmaması turizm sektörünü milyarlarca Euro zarara uğratıyor. Alman Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Norbert Fiebig, Almanya'nın Avrupa ülkeleri için seyahat uyarısını kaldırmasını "önemli bir ilk adım” olarak nitelendirirken en kısa zamanda diğer ülkeler için de bu uyarının kaldırılmasını beklediklerini söyledi.
Mart ayında uygulanmaya başlayan seyahat kısıtlamaları nedeniyle turizm sektörünün bugüne kadar 10 milyar 800 milyon Euro kayıp yaşadığına dikkat çeken Fiebeg, Türkiye, Tunus ve Mısır gibi sevilen tatil ülkeleri için seyahat uyarısının uzatılmasının, temmuz ve ağustos ayları için ek 9 milyar Euro kayıp anlamına geldiğini, tur operatörleri ve seyahat acentalarının ağustos ayına kadar göğüslemesi gereken kaybın, toplam 20 milyar Euro’yu bulacağını ifade etti.
Türkiye'ye yönelik seyahat uyarısının kaldırılması için 18 Haziran Perşembe günü Almanya’da protesto eylemleri düzenlemeye hazırlanan Türk Alman Seyahat Acentaları Birliği, konuyu yargıya taşımaya hazırlandığını açıkladı.
Öte yandan AB, yurtdışından Avrupa’ya seyahate getirdiği kısıtlamaları 30 Haziran’a kadar uzattı. Sağlık personeli ve araştırmacıları, hasta bakım personeli, mal taşımacılığı yapan nakliyeciler, diplomatlar, uluslararası kuruluş çalışanları, askeri personel ve insani yardım alanında çalışanlar ve transit yolculara istisna yapılıyor. Zorunlu ailevi nedenler ve uluslararası korumaya muhtaç olup, insani nedenlerle seyahat edenler için de AB ülkelerinin sınırları açık, ancak bunun belgelerle ispat edilmesi gerekiyor. AB ve Almanya, kesinlikle gerekli olmayan yolculuklardan kaçınılması gerektiğinin altını çiziyor ve 30 Haziran’ a kadar vize vermiyor. Ayrıca ülkeye giriş ile ilgili karar yerel yetkililerin takdirine bırakılıyor. Dolayısı ile yeşil pasaport sahipleri de seyahat edemiyor.
AB ülkelerine turistik seyahati serbest bırakan Almanya ile Türkiye arasındaki diplomatik pazarlık devam ediyor. Alman ve Türk Dışişleri bakanları dün de 160 ülke ile birlikte Türkiye’ye konan seyahat uyarısının kaldırılması konusunu ele aldı.
Görüşmeden sonra Alman Birinci Kanalı ARD’nin sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Heiko Maas, dikkatli konuştu. Karar alırken verilerin güvenilirliği, alınan önlemler ile sağlık sisteminin kapasitesinin önemli olacağını vurgulayan Maas, Koronavirüs tedavisinde kullanılan ilaçlara da dikkat çekti.
Türkiye’de kullanılan ilaçların bir kısmının Almanya’da kullanım izni yok. Maas; “somut” ve “denetlenebilir” standartların, yani vaka sayıları ile ilgili seyir, bir vaka tespit edildiğinde nasıl bir süreç işliyor, testler nasıl yapılıyor, karantina zorunluluğu var mı gibi konuların önemini vurguladı.
Berlin’in Türkiye’nin de içinde olduğu 160 ülkeye koyduğu seyahat yasağını kaldırmaması turizm sektörünü milyarlarca Euro zarara uğratıyor. Alman Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Norbert Fiebig, Almanya'nın Avrupa ülkeleri için seyahat uyarısını kaldırmasını "önemli bir ilk adım” olarak nitelendirirken en kısa zamanda diğer ülkeler için de bu uyarının kaldırılmasını beklediklerini söyledi.
Mart ayında uygulanmaya başlayan seyahat kısıtlamaları nedeniyle turizm sektörünün bugüne kadar 10 milyar 800 milyon Euro kayıp yaşadığına dikkat çeken Fiebeg, Türkiye, Tunus ve Mısır gibi sevilen tatil ülkeleri için seyahat uyarısının uzatılmasının, temmuz ve ağustos ayları için ek 9 milyar Euro kayıp anlamına geldiğini, tur operatörleri ve seyahat acentalarının ağustos ayına kadar göğüslemesi gereken kaybın, toplam 20 milyar Euro’yu bulacağını ifade etti.
Türkiye'ye yönelik seyahat uyarısının kaldırılması için 18 Haziran Perşembe günü Almanya’da protesto eylemleri düzenlemeye hazırlanan Türk Alman Seyahat Acentaları Birliği, konuyu yargıya taşımaya hazırlandığını açıkladı.
Öte yandan AB, yurtdışından Avrupa’ya seyahate getirdiği kısıtlamaları 30 Haziran’a kadar uzattı. Sağlık personeli ve araştırmacıları, hasta bakım personeli, mal taşımacılığı yapan nakliyeciler, diplomatlar, uluslararası kuruluş çalışanları, askeri personel ve insani yardım alanında çalışanlar ve transit yolculara istisna yapılıyor. Zorunlu ailevi nedenler ve uluslararası korumaya muhtaç olup, insani nedenlerle seyahat edenler için de AB ülkelerinin sınırları açık, ancak bunun belgelerle ispat edilmesi gerekiyor. AB ve Almanya, kesinlikle gerekli olmayan yolculuklardan kaçınılması gerektiğinin altını çiziyor ve 30 Haziran’ a kadar vize vermiyor. Ayrıca ülkeye giriş ile ilgili karar yerel yetkililerin takdirine bırakılıyor. Dolayısı ile yeşil pasaport sahipleri de seyahat edemiyor.