Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Pelin, "Teknolojik aletler uykuyu bozuyor"

  • 4 yıl önce
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zerrin Pelin, özellikle akşam saatlerinde teknolojik aletlerin kullanılmasının uykuyu bozduğunu belirterek, " Melatoninin en yüksek seviyeye ulaştığı saati, cep telefonu ile uğraşarak, televizyon seyrederek ya da yoğun ışıklı bir ortamda kalarak geçiriyorsak, uykularımız giderek ileri doğru kaymaya başlıyor." dedi.

Özel bir yatak firması tarafından Dünya Uyku Günü dolayısıyla yapılan "Türkiye Uyku Araştırması", Türkiye'nin uyku alışkanlıklarını gözler önüne serdi.

Ortaköy'de düzenlenen basın toplantısında firmanın Kurumsal İletişim ve Tanıtım Direktörü Selmin Gündoğdu araştırmanın sonuçlarını açıklarken, Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Zerrin Pelin de iyi uyku nedir, uyku hastalıklarının sağlık üzerindeki etkileri, kaliteli uyku için neler yapılmalı konularında bilgi verdi.  

Prof. Dr. Pelin, basın toplantısında yaptığı konuşmada, bilimsel çalışmalar arttıkça uykunun ne işe yaradığının ortaya çıktığını, özellikle kemik, kas kıkırdak, cilt ve bağırsak hücrelerinin uykuda yenilendiğini, metabolik olarak hormonal düzenlemelerin uykuda yapıldığını ve iyi uyunmayan uykuların ortaya çıkardığı birçok hastalık bulunduğunu söyledi.  

Özellikle vardiyalı çalışmaların artmasıyla kadın ve erkeklerde farklı kanser türlerinin ortaya çıkmasının, çağın en yoğun problemlerinden biri olan obezitenin yetersiz uyku nedeniyle ortaya çıkmış olmasının insanların neden uyuması gerektiğini gösteren objektif kanıtlar olduğunu dile getiren Prof. Dr. Pelin, "İyi uykunun süresi kişiden kişiye değişmekle birlikte öncesinde eğer uykusuz değilsek, sabah alarmsız kendiliğinden dinlenmiş olarak kalkmak iyi uyku olarak tanımlanıyor." dedi.

Uykuyu rüya uykusu ve rüya dışı olarak iki bölümde incelediklerini aktaran, Prof. Dr. Pelin, sözlerine şöyle devam etti:

"Gecenin ilk yarısında daha çok vücudu dinlendiren ve bizi ertesi güne hazırlayan derin uykularımız daha yoğunlukta. Bu derin uyku döneminde çocuklarda büyüme hormonunun salgılandığını, hormonal yapımızın organize edildiğini, vücut yenileyici birtakım işlerin bu derin uyku döneminde yapıldığını biliyoruz.

Gündüz çok yoruluyoruz, bedenler güçsüz düştüğü için de yattığımız zaman öncelikli ihtiyacımız bedenimizi dinlendirmek. Gece, rüya dışı uyku ile rüya uykusunun birbiri arkasına tekrarlanmasından oluşan 90-120 dakikalık periyotlardan oluşuyor. Her gece biz bu periyotlardan 4-5 kere yaşıyoruz. Gecenin ilk kısmında rüya uykularımız biraz daha kısa, derin uykularımız biraz daha yoğun. Vücudumuz dinlendikten sonra iş hafızamızın yenilenmesine geliyor. Sabaha karşı dönemlerde daha çok rüya uykusu uyuyoruz. İyi bir uyku yüzde 20'si derin uyku, yüzde 20'si rüya uykusundan oluşan bir uyku topluluğundan oluşuyor."

- "İnsanların çoğu 7-8 saatlik uyku ile dinlenmiş olarak kalkıyor"

Prof. Dr. Pelin, iyi uyku süresinin kişiden kişiye değiştiğini ve genetik özelliklerin etkin olduğunu belirterek, "Doğduğumuzdan itibaren kaç saatlik uyku ile dinlenmiş olarak kalkacağımız genlerimiz ile belirlenmiş durumda. İnsanl

Önerilen