İncir Ağacı 44. Bölüm

Refika’nın boş bebek arabasının başına koşup sinir krizi geçirir. Çevredekiler kadına yardım etmeye çalışır fakat sakinleştirmek çok zor olmuştur. Bu sırada Belgin ve Orhan, hastane önüne gelirler. Belgin hastaneden çıkar. Orhan hala onu beklemektedir. Arabaya bindiklerinde Orhan teklifini yineler. Belgin dayanamaz ve kızgınlıkla Orhan’a dönüp bu teklifi yapmış olmasına bile inanamadığını, kendisinden istediği şeyin çok bencilce olduğunu dile getirir. Orhan’a sen gerçek bir kumarbazsın der. Bu sırada Refika, her şeyini kaybettiğinden emin, kulağında Suzan’ın söylediği kâbus gibi tehditler canına kıymaya karar vermiş bir şekilde yola bakmaktadır. Orhan ve Belgin tartışarak gelirken, birden Refika arabalarının önüne atlar. Orhan aracı yavaşlatsa da Refika’ya bir ufak çarpmaktan kurtulamazlar. Kadını alıp arabaya koyarlar. Hastaneye gitmeyi teklif etseler de kadına kabul ettiremezler. Sonunda Belgin adresini bir kâğıda yazıp Refika’ya verir ve mecbur onu kaldığı pansiyona bırakırlar. Cemal, Belgin ile yaptığı konuşmadan onu İpsiz’e gönderenin Sevda olduğunu öğrenmiştir. Suzan eve döndüğünde Cemal’i kendisini beklerken bulur. Cemal bu adamları nerden tanıyorsun diye sorar. Suzan eski kocasından ötürü tanıdığını söyler. Cemal kadına nasıl olup da Belgin’e durdurmaya çalışmadığını sorar. Suzan çalıştığını hatta Neriman Hanım’a da söylediğini dile getirir. Cemal’in daha da canı sıkılır ve Sevda’ya bir daha böyle bir şey daha yaşanmasını istemediğini söyler. Kerime babasına kahve yapıp getirmiştir. Fırsatını bulmuşken de Zehra’nın neden evlerine geldiğini söyler. Babası hemen konuşmanın önünü kapatır ve tabii ki çalışamayacağını dile getirir. Kerime bu tepkiye kırılsa da henüz babasına bir şey söylemez. Bu sırada evin önünde yabancı bir adam durur. Kime baktığını sorduklarında kendisinin emlakçı Kasım olduğunu söyler. Cemal Usta’ya bakmıştır. Cemal dükkanını tarif eder birkaç saate orada buluşmak üzere sözleşirler. Evdekiler arasında emlakçının varlığı sorulara yol açmıştır. Herkes babasının emlakçıyla ne işi olabileceğini sorgular. Ekrem, İpsiz’i ziyarete gider. İpsiz’e kızıyla ilgilendiğini, İnci’ye açılmadan evvel kendisinden icazet almaya geldiğini söyler. İpsiz, keyifle bu ilişkiyi onaylar. Akşam da konuyu kızına açar. İnci gönülsüz de olsa olanları dinler ve babasına bir şey söylemez. Aklı hala Yavuz’dadır. Orhan akşam yemeği için bakkaldan peynir kestirirken önünden babasıyla yabancı bir adam geçer. Orhan dikkat kesilir. Cemal de dükkânın önüne gelmiş satılık ilanını asmaya koyulmuştur. O sırada Orhan gelir ve babasından son bir şans ister ama nafiledir. Cemal kararını vermiştir. Orhan’ı bir daha asla affetmeyecektir.