Dev İnsanlar Gerçekten Var mıydı?
- 8 yıl önce
Masallarda, efsanelerde ve mitolojilerde duymaya alıştığımız bu yaratıklar çok ilginçtir ki hemen hemen dünya üzerinde ki bütün toplumlar tarafından bilinmekte.
Genellikle devasa bir insana benzeyen fakat insandan daha aptal doğa üstü yaratıklar olarak anlatılmaktadırlar. Kadın veya erkek olabildikleri gibi fiziki olarak çok güçlü tasvir edilmişlerdir.
Özellikle mitoloji ve efsanelerde devler daha ciddi, insan ve tanrılara düşman,başına buyruk ,fiziki gücü ile her şeyi yapabileceklerine inanan sinirli canavarlar olarak geçmektedirler.
Masallarda ise durum biraz daha farklıdır. Masallarda ki devler daha gayrı ciddi, çocukların alay edebildiği, zekası düşük, genellikle insanlarla beslenen devasa yaratıklar olarak anlatılmaktadırlar.
Yunan mitolojisinde devler tanrı ya da yarı tanrı olarak, genellikle düzeni bozucu, kahramanlarla uğraşan ve etrafına huzursuzluk veren yaratıklar olarak geçmektedirler.
Antik yunanda insanlardan önce dünya üzerinde devlerin yaşadığı,sonradan bu topraklarda insanların var olduğu inanışı vardır. Ünlü Yunan Tarihçi Homeros yazılarında tek gözlü polifimus isimli bir devden söz etmektedir.
Dede Korkut hikayelerinde ise tek gözü olan Tepegöz isimli bir dev geçmektedir. Oğuz boylarına felaket getiren bu dev dağlarda yaşamakta, insan ve koyun yemektedir. Daha sonra bir oğuz beyi olan Basat bu devi öldürür.
İskandinav mitolojisinde ise devler gaddar, tanrılarla ve insanlarla savaşan bir ırk olarak anlatılmıştır. Havada, karada ve suda yaşadıkları belirtilmiş ve yarı tanrı olarak gösterilmiştirler. Mitolojiye göre insanları yok etmek üzere olan devlere Tanrı Thor müdahale ederek devleri yeryüzünden silmiştir.
Mayalar ve İnkalarda aynı Eski yunanlılar gibi insanlardan önce devlerin var olduğuna inanırlardı.
Meksikada bulunan antik yazıtlarda doğal olaylardan sonra devlerin çok büyük bir kısmının öldüğünü kalan devlerin ise insanlar tarafından katledildiği yazmaktadır.
Devlere geniş yer veren, hatta onlardan gerçek yaratıklar gibi söz eden ilginç bir kaynak Tevrat’tır. Tevratta yazılanlar Ünlü dev Golyad'ın Davut Peygamber tarafından öldürüldüğünü ve böylece insanoğlunun son devi nasıl ortadan kaldırdığını anlatır.
Ünlü portekizli gemici macellan amerika kıtasına yaptığı yolculukta Devleri gördüğünü iddia etmiştir. Macellanın yanında bulunan Antonia Pigefeda'nın yazıklarına göre 1520 yılının Haziran ayında günümüz arjantin topraklarında gemiciler bir devle karşı karşıya gelmişlerdi.
İngiliz denizci Sir Francis Drake de Macellan gibi aynı topraklarda en kısası 3 - 3.5 metre olan bir yerli halkın yaşadığını anlatmıştır.
Bilimsel olarak henüz bir şey ispatlanamasa da Dünya üzerinde her toplum tarafından bu kadar yaygın bir şekilde varlığından bahsedilen başka bir yaratık yoktur. Şuan ayak bastığımız topraklarda milyonlarca yıl önce 30 metre boyundaki dinazorların yaşadığı gerçeğini düşünücek olursak, Devlerin de yaşamış olacabileceği ihtimali pek te uzak durmuyor.
Genellikle devasa bir insana benzeyen fakat insandan daha aptal doğa üstü yaratıklar olarak anlatılmaktadırlar. Kadın veya erkek olabildikleri gibi fiziki olarak çok güçlü tasvir edilmişlerdir.
Özellikle mitoloji ve efsanelerde devler daha ciddi, insan ve tanrılara düşman,başına buyruk ,fiziki gücü ile her şeyi yapabileceklerine inanan sinirli canavarlar olarak geçmektedirler.
Masallarda ise durum biraz daha farklıdır. Masallarda ki devler daha gayrı ciddi, çocukların alay edebildiği, zekası düşük, genellikle insanlarla beslenen devasa yaratıklar olarak anlatılmaktadırlar.
Yunan mitolojisinde devler tanrı ya da yarı tanrı olarak, genellikle düzeni bozucu, kahramanlarla uğraşan ve etrafına huzursuzluk veren yaratıklar olarak geçmektedirler.
Antik yunanda insanlardan önce dünya üzerinde devlerin yaşadığı,sonradan bu topraklarda insanların var olduğu inanışı vardır. Ünlü Yunan Tarihçi Homeros yazılarında tek gözlü polifimus isimli bir devden söz etmektedir.
Dede Korkut hikayelerinde ise tek gözü olan Tepegöz isimli bir dev geçmektedir. Oğuz boylarına felaket getiren bu dev dağlarda yaşamakta, insan ve koyun yemektedir. Daha sonra bir oğuz beyi olan Basat bu devi öldürür.
İskandinav mitolojisinde ise devler gaddar, tanrılarla ve insanlarla savaşan bir ırk olarak anlatılmıştır. Havada, karada ve suda yaşadıkları belirtilmiş ve yarı tanrı olarak gösterilmiştirler. Mitolojiye göre insanları yok etmek üzere olan devlere Tanrı Thor müdahale ederek devleri yeryüzünden silmiştir.
Mayalar ve İnkalarda aynı Eski yunanlılar gibi insanlardan önce devlerin var olduğuna inanırlardı.
Meksikada bulunan antik yazıtlarda doğal olaylardan sonra devlerin çok büyük bir kısmının öldüğünü kalan devlerin ise insanlar tarafından katledildiği yazmaktadır.
Devlere geniş yer veren, hatta onlardan gerçek yaratıklar gibi söz eden ilginç bir kaynak Tevrat’tır. Tevratta yazılanlar Ünlü dev Golyad'ın Davut Peygamber tarafından öldürüldüğünü ve böylece insanoğlunun son devi nasıl ortadan kaldırdığını anlatır.
Ünlü portekizli gemici macellan amerika kıtasına yaptığı yolculukta Devleri gördüğünü iddia etmiştir. Macellanın yanında bulunan Antonia Pigefeda'nın yazıklarına göre 1520 yılının Haziran ayında günümüz arjantin topraklarında gemiciler bir devle karşı karşıya gelmişlerdi.
İngiliz denizci Sir Francis Drake de Macellan gibi aynı topraklarda en kısası 3 - 3.5 metre olan bir yerli halkın yaşadığını anlatmıştır.
Bilimsel olarak henüz bir şey ispatlanamasa da Dünya üzerinde her toplum tarafından bu kadar yaygın bir şekilde varlığından bahsedilen başka bir yaratık yoktur. Şuan ayak bastığımız topraklarda milyonlarca yıl önce 30 metre boyundaki dinazorların yaşadığı gerçeğini düşünücek olursak, Devlerin de yaşamış olacabileceği ihtimali pek te uzak durmuyor.