Okullarda sivil polis bulunması gerekir.
- 10 yıl önce
DİDEM ÜRER: Sayın Başbakan Erdoğan, bugünkü konuşmasında, Devlet Bahçeli’ye yönelik bir eleştiri getirdi; “İşte bakın okullar karışmaya başladı, üniversiteler karışmaya başladı. Niye? Bunların iki dili var, birde görünmeyen dilleri var, üç. Bu iki dil, bizleri ülkücüleri sokağa dökmeyeceğiz diyor. Ama Bursa’da ‘vur de vuralım, öl de ölelim’ dedikleri zaman, ‘onunda zamanı gelecek, onun da zamanı geldiğinde talimatı vereceğim’ diyen kim? Bahçeli’nin kendisi. Bu açıklamadan sonra şimdi Bahçeli’nin gençleri, Erciyes Üniversitesi’nde, Muğla Üniversitesi’nde karşıt görüşlü gençlerle vuruşmaya başladılar. O karşıt görüşlü gençlerde malum. Onlarda zaten böyle bir zemini arayan aşırı solcular. Bu ülkeyi adeta bitiriyordunuz ama milletimiz bunun farkına vardı, sizi parlamentonun dışına attı ve bizi de getirdi, tek başımıza iktidar yaptı” şeklinde konuştu.
ADNAN OKTAR: Sayın Devlet Bahçeli aklı başında bir insandır, vatan sevgisiyle, millet sevgisiyle, o coşkuyla, tedirgin olduğu için, çünkü orada çok fazla insan var, yani bu tip bir konuşma yapmış olabilir. O içindeki, iman coşkusunun, vatana sahip çıkmak, Türkiye’nin bölünmemesinin heyecanının verdiği bir ruh haliyle söylenmiş söz. Dolayısıyla Sayın Devlet Bahçeli, böyle bir şey söylediyse, ondan tedirgin olmamak lazım. Çünkü şu ana kadar ülkücü gençliğin, çok ağır başlı, mağrur, makul tavrını sağlayan, Sayın Devlet Bahçeli’dir. Yani hiçbir taşkınlığa izin vermemiştir, hiçbir tavır bozukluğuna izin vermemiştir. Çünkü ülkücüler genelde aklı başında gençlerdir. Yani nerede, ne zaman, ne yapacaklarını bilirler. Dolayısıyla ondan tedirgin olmamak lazım. Üniversitelerde de bir tahrik vardır, ülkücü gençler durdur yere öyle bir şeyin içine girmez. Saldırmışlardır, onurlarını kırmaya yönelik güya bazı tavırları olmuştur, onlarda muhtemelen kendilerini korumuşlardır. Güvenlik güçlerimiz daha titiz olsun, daha güçlü önlem alsın, üniversitelerde polis bulundurmuyorlar. Bence, bol miktarda, çok sayıda polis bulunması lazım. Hem sivil polis, hem resmi polisin her üniversitede olması lazım. Birçok üniversiteye, birçok genç, görüşlerinden dolayı gidemiyor. Bu bir gerçek. Mesela sağcı bir genç, solcuların hakim olduğu üniversitelere gidemiyor. Rahat okuyamıyorlar çünkü. Başörtülü genç kızlar gidemiyorlar. Bazı yerlerde de solcular gidemiyor belki. Onun için, okullarda mesela her sınıfta sivil polis bulunsun. Ne mahsuru var? Ne kadar güzel. Polis bizim kardeşimiz değil mi? Öğrenci polis olarak bulunsun, içeride de bulunsun, resmi polis olarak bulunsun. Güvenlik yani. Şakır şakır öğretmenleri vuruyorlar, öğrencileri bıçaklayanlar çıkıyor, bunların tamamı ortadan kalkmış olur. Ne mahsuru var? Polisin insanlara rahatsızlık veren ne yönü olabilir? Onlarla arkadaş olsun, hoş sohbet olsun polis, yani soğuk mesafeli polis olsun demiyoruz. Onlarla kaynaşsın, kantinde konuşsun, sohbet etsin, ne mahsuru var? Ama mutlaka polis gücü olsun. Okulda öğrencilerin bunu sağlaması çok zor. Hiçbir yerde hiçbir dönemde olmuyor bu, onun için hükümetten bizim istirhamımız, bu. Her okulda, hatta liselerde de sivil polis bulunsun, resmi poliste bulunsun. Yeni yetişen genç, öğretmenleri tehdit ediyor, mesela 15-16 yaşında, onların böyle tam olgunluk devirlerinde, bazıları kabadayılık yapar geçiş aşamasında, kendilerini ispat etmek isterler, bir şeyler yapmak isterler. Kültürü yeni gelişiyor, görgüsü yeni gelişiyor, olgunlaşmamış oluyorlar baya bir kısmı, öğretmenine kafa tutmak, onlara gurur verici olur. Ben okuldayken görürdüm, bizim lisede olurdu, hocalara kafa tutarlardı, onu bir gurur vesilesi gibi görürlerdi, halbuki küçük düşürücü bir şey, aşağılayıcı bir şey ama onlar öyle bilirlerdi. Ama polis gücü olmuş olsa, öğretmenlere kafa tutamazlar. Mesela geçenlerde gül gibi öğretmeni hanım bir kardeşimizi bıçakladılar. Orada polis olsa, öyle bir şey olur mu? Adam elini kolunu sallayarak istediği gibi, istediğini yapıyor. Polis de çağrılsa, hemen anında müdahale eder. Yani polisi bazı insanlar, umacı gibi görüyorlar, çok acayip bir şey bu. Nur gibi evlatlarımız, kardeşlerimiz, bunda şaşacak ne var? Yani polisi zul gibi görmek, zararlıymış gibi görmek, rahatsız edici görmek, çok acayip bir şey. Polis, huzur vericidir, güvencedir. Ama tabii sert davranan polis varsa, o da ayrı mesele. Mesela yüzü asıksa, onlar halledilir, o sorun değil. Ama güleç yüzlü, sevecen polis, son derece güzel olur. Onun için liselerde, hatta ortaokullarda, üniversitelerde mutlaka yeterli miktarda polis olsun.
ADNAN OKTAR: Sayın Devlet Bahçeli aklı başında bir insandır, vatan sevgisiyle, millet sevgisiyle, o coşkuyla, tedirgin olduğu için, çünkü orada çok fazla insan var, yani bu tip bir konuşma yapmış olabilir. O içindeki, iman coşkusunun, vatana sahip çıkmak, Türkiye’nin bölünmemesinin heyecanının verdiği bir ruh haliyle söylenmiş söz. Dolayısıyla Sayın Devlet Bahçeli, böyle bir şey söylediyse, ondan tedirgin olmamak lazım. Çünkü şu ana kadar ülkücü gençliğin, çok ağır başlı, mağrur, makul tavrını sağlayan, Sayın Devlet Bahçeli’dir. Yani hiçbir taşkınlığa izin vermemiştir, hiçbir tavır bozukluğuna izin vermemiştir. Çünkü ülkücüler genelde aklı başında gençlerdir. Yani nerede, ne zaman, ne yapacaklarını bilirler. Dolayısıyla ondan tedirgin olmamak lazım. Üniversitelerde de bir tahrik vardır, ülkücü gençler durdur yere öyle bir şeyin içine girmez. Saldırmışlardır, onurlarını kırmaya yönelik güya bazı tavırları olmuştur, onlarda muhtemelen kendilerini korumuşlardır. Güvenlik güçlerimiz daha titiz olsun, daha güçlü önlem alsın, üniversitelerde polis bulundurmuyorlar. Bence, bol miktarda, çok sayıda polis bulunması lazım. Hem sivil polis, hem resmi polisin her üniversitede olması lazım. Birçok üniversiteye, birçok genç, görüşlerinden dolayı gidemiyor. Bu bir gerçek. Mesela sağcı bir genç, solcuların hakim olduğu üniversitelere gidemiyor. Rahat okuyamıyorlar çünkü. Başörtülü genç kızlar gidemiyorlar. Bazı yerlerde de solcular gidemiyor belki. Onun için, okullarda mesela her sınıfta sivil polis bulunsun. Ne mahsuru var? Ne kadar güzel. Polis bizim kardeşimiz değil mi? Öğrenci polis olarak bulunsun, içeride de bulunsun, resmi polis olarak bulunsun. Güvenlik yani. Şakır şakır öğretmenleri vuruyorlar, öğrencileri bıçaklayanlar çıkıyor, bunların tamamı ortadan kalkmış olur. Ne mahsuru var? Polisin insanlara rahatsızlık veren ne yönü olabilir? Onlarla arkadaş olsun, hoş sohbet olsun polis, yani soğuk mesafeli polis olsun demiyoruz. Onlarla kaynaşsın, kantinde konuşsun, sohbet etsin, ne mahsuru var? Ama mutlaka polis gücü olsun. Okulda öğrencilerin bunu sağlaması çok zor. Hiçbir yerde hiçbir dönemde olmuyor bu, onun için hükümetten bizim istirhamımız, bu. Her okulda, hatta liselerde de sivil polis bulunsun, resmi poliste bulunsun. Yeni yetişen genç, öğretmenleri tehdit ediyor, mesela 15-16 yaşında, onların böyle tam olgunluk devirlerinde, bazıları kabadayılık yapar geçiş aşamasında, kendilerini ispat etmek isterler, bir şeyler yapmak isterler. Kültürü yeni gelişiyor, görgüsü yeni gelişiyor, olgunlaşmamış oluyorlar baya bir kısmı, öğretmenine kafa tutmak, onlara gurur verici olur. Ben okuldayken görürdüm, bizim lisede olurdu, hocalara kafa tutarlardı, onu bir gurur vesilesi gibi görürlerdi, halbuki küçük düşürücü bir şey, aşağılayıcı bir şey ama onlar öyle bilirlerdi. Ama polis gücü olmuş olsa, öğretmenlere kafa tutamazlar. Mesela geçenlerde gül gibi öğretmeni hanım bir kardeşimizi bıçakladılar. Orada polis olsa, öyle bir şey olur mu? Adam elini kolunu sallayarak istediği gibi, istediğini yapıyor. Polis de çağrılsa, hemen anında müdahale eder. Yani polisi bazı insanlar, umacı gibi görüyorlar, çok acayip bir şey bu. Nur gibi evlatlarımız, kardeşlerimiz, bunda şaşacak ne var? Yani polisi zul gibi görmek, zararlıymış gibi görmek, rahatsız edici görmek, çok acayip bir şey. Polis, huzur vericidir, güvencedir. Ama tabii sert davranan polis varsa, o da ayrı mesele. Mesela yüzü asıksa, onlar halledilir, o sorun değil. Ama güleç yüzlü, sevecen polis, son derece güzel olur. Onun için liselerde, hatta ortaokullarda, üniversitelerde mutlaka yeterli miktarda polis olsun.